I. Oturduğum yayla Akdeniz’e bakan yüksek bir sırtta idi.
II. Azığı sırtında, orak elinde
Taşlı tarlalarda gezindi anam
III. Kafa, göz, gövde, bacak, kol, çene, parmak, el, ayak
Boşanır, sırtlara, vadilere, sağnak sağnak
IV. Bir canlı izi varsa şu topraklarda, silinmez.
Ölsen seni sırtında, taşır toprağın altı
Yukarıdaki cümlelerin/dizelerin hangi ikisinde, “sırt” sözcüğü yakın anlamda kullanılmıştır?