Orhan Bey zamanından Fatih Dönemi’ne kadar Divan toplantıları her gün yapılmaktaydı. Fatih’le birlikte toplantılar haftada dört güne indirilmişti. XVII. yüzyılda Divan toplantıları haftada iki güne düştü. XVIII. yüzyılda ise Divân-ı Hümâyun idari bir kurum olarak işlevini kaybetmeye başladı. Divân-ı Hümâyun; günümüzde Danıştay, Yargıtay, Anayasa Mahkemesi, Bakanlar Kurulu gibi kurumların görevini yerine getiren önemli bir kuruldu. Divan’da alınan kararlar Osmanlı hukukuna göre kanun sayılırdı. Divân-ı Hümâyun; din ve millet ayrımı yapmaksızın, hangi meslek grubundan olursa olsun herkese açıktı. Herhangi bir şekilde haksızlığa uğradığını düşünen ve mahallî kadılarca yanlış hüküm verildiğine inananlar, davalarını Divan’a getirebilirdi. Ayrıca askerî sınıf ve vakıf mensuplarından şikâyetçi olanlar için de Divan her zaman açıktı.
Bu bilgilere göre aşağıdakilerden hangisine ulaşılamaz?