Üsküdar gezintileri Nuran’a İstanbul’u tanımak hevesini vermişti. Ezici sıcağa rağmen birkaç gün üst üste İstanbul’a indiler. Eski saraydan başlayarak camileri, medreseleri, semt semt gezdiler. Akşamüstü Beyoğlu’nda bir kahvede dinleniyorlar, yahut herkes işini görmek için ayrılıyor, sonra vapurda buluşuyorlardı. Nuran’ı iskelede beklemek, gecikince gözü saatte kalmak, kahramanımız için ayrı hazlar oluyordu. Mizah edebiyatlarının bellibaşlı mevzuu olan kadınların bekletmek huyundan erkeklerin bu kadar şikâyetçi olmasına şaşıyordu. Nuran’ı beklemek ona çok lezzetli geliyordu. Her şey lezzetliydi, ucunda Nuran bulunmak şartıyla. Genç kadın İstanbul’u tanıdıkça Mümtaz’a hak veriyordu. Bir gün ona:
– Kuzum, senin yaşın bu kadar genç. Öyle olduğu hâlde bütün bu eski şeyleri nerden seviyorsun? diye sordu.
Bir romandan alınan bu metinde;
I. İlahi anlatıcının bakış açısı
II. Farklı duyulara hitap eden ayrıntılar
III. İç konuşma tekniği
IV. III. kişili anlatım
V. Özetleme tekniği
unsurlarından hangisine yer verilmemiştir?