Osman: (Yeniçerilere) – Bir yeniçeri olarak geldim yoldaşlar, sizden biri olarak geldim buraya; kendi ocağıma geldim.
I. Yeniçeri: (Duygulanır.)
– Padişahım hoş gelmiştir aramıza, ocağımıza şeref bağışlamıştır.
Osman:
– Buraya bir beygir sırtında geldim. Görülmemiş hakaretlere uğradım, ağza alınmayacak küfürler işittim yol boyunca. ( Asiler suçlu, başlarını eğerler. Osman perişan kılığını göstererek)
– Siz hiç bu durumda padişah gördünüz mü yoldaşlar? (Asiler yavaş yavaş başlarını kaldırırlar, önce sevgiyle Osman’a bakarlar, sonra Davut’la Valide Sultan’a hışımla Osman, Mustafa’yı göstererek)
– Padişah yaptığınız şu zavallıya bakın. Bunun hükmü nasıl geçer? Adını sorsanız, bilmez.
I. Sipahi:
– Kabahat büyükten, bağışlamak küçükten.
II. Sipahi:
– Bağışla kullarını, padişahım. (Davut dışarı doğru işaret eder. Cellât, Osman’ın cellâdı içeri girer. Osman’a kement atar.)
I. Yeniçeri: (Öfkeyle)
– Bre neylersiniz?
Bu parçayla ilgili olarak,
I. Oyunun kahramanları tarihî kişiliklerden oluşmaktadır.
II. Gösterme tekniğine yer verilmiştir.
III. Tarihî olaylara kurgusal ekleme yapılmamıştır.
IV. Trajedi türünde yazılmış bir eserdir.
V. Oyunun ana kahramanı Genç Osman’dır.
yargılarından hangisi söylenemez?